Çok zor bir şey. Ya zor da değil artık, insanlar da biz evlendikten sonra inanın bana kurduğumuz ailemize saygı duyuyorlar. Yani tartışırken bile benim var oluşumdan dolayı, yani aile bireyi olduğumdan dolayı ellerinden geldiğince ailemizi zedeleyici laflar etmiyorlar. Ettikleri zaman da ben arıyorum, nazik bir telefon görüşmesi yapıyoruz. Anladım ben nezaketi! Tabi tabi, olmasa daha iyi olur. Bugüne kadar da hiç kıran olmadı Allah razı olsun, ciddi söylüyorum. Çok insanla tartışmam oldu. Bir de eşim özellikle, çocuk olduktan sonra inanın bana sinirlerini aldırmış gibi. Artık o bizi dizginler duruma geldi. Eskiden biz onu dizginliyorduk. Şu anda inanın bana o kadar sakin ki. Hira’nın doğumundan sonra çok değişti. Hepimiz çok değiştik. Zor mu egolarla uğraşmak? Ben eşimde hiç ego görmedim. Yani o iş bitiyor, biz kaldığımız yerden hayatımıza devam ediyoruz.
Hiç aileniz demedi mi ‘Bir dakika ya Demet Akalın şimdi nasıl bize gelin olacak’ falan? Her zaman o denilmiş gibi davranıldı ama, inanın bana onu hiçbir zaman yaşamadım. Zaten onu yaşasaydım evlendikten sonra çatlakları verirdi. Ailenin istenmeyen gelinlerinin neler yaşadığını görüyorsunuz. Durum ne olursa olsun bir yerden bir çatlak veriyor ya kaynanadan, ya kayınbabadan… Yani erkeğin ailesi tarafından sıkıntılı başlayan bir ilişki sıkıntıya doğru devam ediyor. Tabi istatistikler bunu gösteriyor. Bazıları da bu işi beceriyorlar. Ben ilk andan beri babama “Aşığım, seviyorum” dediğim zaman saygı gösterdi. Düğünde de bir sürü şeyler yazıldı çizildi, yani şu anda benim babamla eşimin ilişkisini görenler inanamaz. Her sabah beraber günaydın derler güne, her cuma beraber cumamız mübarek olsun derler ve zaten biliyorsunuz eşim babasını küçükken kaybettiği için babamla diyaloğu annemden daha iyi. Babamı babası gibi gördüğü için…